Biga,  geniş domates ve kırmızı biber tarlalarıyla kaplı bir yarımadadır. Biga salçası işte bu yarımadadaki tarlalarda Biga’lılar tarafından yetiştirilen domates ve kırmızı biberlerden yapılmaktadır. Biga halkı, domates ve kırmızı biberleri tarlalardan topladıktan sonra doğrayıp, kaynatır ve güneşte kurutarak bu harika lezzeti meydana getirir. Köylerde, bahçelerde yakılan odun ateşinde kazanda kaynatılan salçalar, kışlık hazırlığı olarak domates toplama zamanından başlayarak yapılmaktadır. 5-6 komşu bir araya gelerek imece usulü ile sırayla kışlık salçalar hazırlanır.  Salça Biga'lılar için yemek kültürünün temel taşıdır.

 
     Salçasız kahvaltı, salçasız atıştırmalık, salçasız ana yemek olmaz. Çok acıkmadınız ama mideniz hafiften sinyal vermeye mi başladı, eğer Biga’daysanız elinize hemen bir salçalı ekmek tutuşturulur. Ahh işte rüya gibi bir tatla karşı karşıyasınızdır. Artık en sevdiğiniz atıştırmalığınız salçalı ekmektir.  Her yediğinizde çocukluğunuza geri döner, çocukluğunuza döndükçe basit mutlulukları biriktirmeyi ve mutlu olmayı öğrenirsiniz. Yani salça deyip geçmemeli... Söz konusu doğal Biga salçasıysa, sadece karnınızı doyurmaz. Çocukluğunuzu yaşatıp, sizi mutlu bir insan yapar.  Sade ve geleneksel lezzetlerin baş tacıdır o...

 
     Biga’nın köylerinden birine yolunuz düştüyse ve mevsimlerden yazsa bilinki akşam bir düğün vardır... Köy camiinin megafonundan yapılan anons ile düğünün nerede olduğunu öğrenebilirsiniz. İşte, o köy düğününün girişinde bir el arabası önünde sıralanmış çocuklar göreceksiniz. Kıpır kıpır sıranın kendilerine gelmesini heyecanla beklediklerine şahit olduğunuzda içinizde bir merak uyanacak.. Bu çocuklar neden bekliyorlar? Bu sıranın sonunda ne var? Bu heyecan ne için? Sonunda o an gelir ve önünüzden elinde salçalı tost olan bir çocuk koşarak uzaklaşır. Şaşırır pek bir anlam veremezsiniz. Bir salçalı tost için bu ne heyecan der ama yine merakınıza yenik düşerek kendinizi tost sırasında bulursunuz. Ve Biga tosttan alınan ilk ısırık içiniz ısıtır adeta. Anne eli değmiş salçalı ekmek yer gibi tadarsınız o muhteşem lezzeti... İşte, Biga’nın o güzel tarlalarında yetişen domateslerden yapılan bu doğal lezzet, Biga tostun lezzetinin hammaddesidir. Bağımlılık yaratabilir, aman dikkat...  Sandviç ve bazlama ekmeğinde karşınıza çıkan Biga tost, yanında yine Biga’nın acı sivri biber turşusuyla daha bir şenlenir. Şenlikten bahsetmişken, işte o köy düğünlerinin  vazgeçilmezidir Biga tost. "Düğün bahane, tost yemek şahane..." mantığıyla yola çıkıp düğünlere sadece tost yemeğe gider hale gelirsiniz. Biga tost, o enfes lezzetiyle düğünleri daha da şenlendirir.  O, Bigalılar için tosttan çok daha ötedir. O, aynı zamanda köy düğünlerinin bir ritüeli, geleneğidir. Elinde salçalı ekmekle koşan çocuk gibi, Biga tostla koşan çocuk olmadan o düğünde eksikliğini hissettiğiniz derin bir neşe kaybı olur. Biga tost, ortada koşan çocuk, çocuk neşe demektir... Çocuksuz bir düğün, her zaman eksiktir..
 

     Ruhu çocuk, büyümeyi reddeden Zeze ruhlu insanlar için adımız Zeze olurken menümüzde Biga tostu baş tacı yaptık... Bizler köy düğünlerinde elinde salçalı ekmekle koşan o çocuk olmaktan vazgeçmeyen Zeze'ler için her sene Biga’da salçamızı  yaparak, anne salçası yemeyen çocuk kalmaması için, bu işi midemizde kelebekler uçuşarak yapmaya devam edeceğiz. Anne salçası olmadan olmaz diyenler için, yerimizi biliyorsunuz. Biz sizi bekliyor olacağız...

     ZEZE’den sevgilerle...

     Bu kadar Biga'dan bahsettikten sonra, Çanakkale'nin sıcak insanlarını bundan daha iyi anlatan bir klip olmazdı deyip paylaşalım dedik....